'ÇABAMIZ, HAYALLERİ OLAN GENÇLERİMİZ İÇİN'

'ÇABAMIZ, HAYALLERİ OLAN GENÇLERİMİZ İÇİN'
Sarayönüspor Teknik Direktörü Bahri Karlı: “ÇABAMIZ, HAYALLERİ OLAN GENÇLERİMİZ İÇİN”İlçemizi Konya 1. Amatör Küme’de başarıyla temsil eden Sarayönüspor’u, takımın teknik direktörü Bahri Karlı’yla konuştuk....

Sarayönüspor Teknik Direktörü Bahri Karlı: “ÇABAMIZ, HAYALLERİ OLAN GENÇLERİMİZ İÇİN”

İlçemizi Konya 1. Amatör Küme’de başarıyla temsil eden Sarayönüspor’u, takımın teknik direktörü Bahri Karlı’yla konuştuk. Takımın hedefleri, vizyonu ve misyonu hakkında değerlendirmelerde bulunan Bahri Karlı, tüm çabalarının ilçede futbol oynama hayali olan gençlere imkan sağlamak olduğunu söyledi.

Amatör futbolun gün geçtikçe amacından saptığını ve en alt liglerde bile hızlı bir başarı elde etmek için hazır oyuncular tercih edildiğini ifade eden Karlı, amatör kümelerde çoğu kulübün artık oyuncu yetiştirmediğini dile getirdi. Karlı, buna karşın belirledikleri prensiplerden taviz vermeden amatörün aslına uygun olarak faaliyetlerini sürdürdüklerini kaydetti.

Sarayönüspor’da gün geçtikte kulüp havası ve kültürünün oturduğunu, kulüp gelenekleri oluşmaya başladığına değinen Karlı, altı yılda çok büyük mesafe kat ettiklerini, önlerinde de daha kat edecek uzun bir yol olduğunu ifade etti.

İşte Bahri Karlı’nın Sarayönüspor’a dair değerlendirmeleri:

Ayağımızı yorganımıza göre uzatıyoruz

Konya 1. Amatör Küme’de altıncı sezonu geride bıraktık. Sezon başında gruplarımız 11 takımdan oluşacaktı. Bazı takımlar katılmadı. Bu yüzden bizim grubumuz 9 takıma düştü. Bunun da bize maddi olarak faydası dokundu. Oynayacağımız karşılaşma sayısı yirmiden on altıya düştü. Mesela çekilen takımlardan bir tanesi Emirgazi’ydi. Uzak bir deplasman olması bizim giderlerimizi arttırırdı. Biz grup kuraları çekildiği zaman şampiyonluk şansına değil, önce maliyetlere bakıyoruz. Bu dene grubumuzda iki tane Ereğli takımı vardı. Buda bize deplasman maliyeti olarak ekstra bir külfet getirdi mesela. Yolculuk giderleri ve yemek bizim en çok düşündüğümüz noktalardan biri. İmkanlarımız kısıtlı olduğu için ayağımızı yorganımıza göre uzatmak zorundayız.

Prensiplerimizden taviz vermiyoruz

Grup belli olduktan sonra geçen seneki kadromuzu koruyarak bazı takviyeler yaptık. Senede on adam gönderip, on adam getirebilecek bir takım değiliz. Yaprak dökümü yaşamıyoruz. Dışarıdan sadece iki oyuncu takviyesi yaptık. Geçen sene yedekte oturan 15-16 yaşında oyuncularımız vardı. Takıma onlar katıldı. Bu sene yirmi kişilik kadroda dört Konyalı oyuncuyla mücadele ettik. Bizim prensibimiz, takımın en az üçte ikisinin ilçemizin oyuncularından oluşması. Her geçen gün kulüp kimliğimiz biraz daha oturuyor ve geleneklerimiz oluşmaya başladı. Takımda sirkülasyon olmaması, oyuncularımızın devamlılığı, oyuncularımızda bir aidiyet duygusu oluşturuyor. Zaten oyuncularımızın çok büyük bir bölümü kendi ilçemizin evlatları.

Sadece başarıya odaklanmıyoruz

Biz hiçbir zaman sadece başarı odaklı olmadık. Belli bir vizyon dahilinde yolumuza devam ediyoruz. Başarı gelecekse de bu şekilde gelmesini istiyoruz. Sezona beş hazırlık maçıyla başladık. Üç galibiyet, bir beraberlik, bir mağlubiyet aldık. Aldığımız skorlardan ziyade sahaya yansıttığımız oyun bizi çok umutlandırdı. Sezonun ilk maçını Ereğli deplasmanında oynadık. Çok güzel bir oyun sergiledik ama gerek kaçırdığımız gollerden dolayı gerekse yaptığımız bazı basit hatalardan dolayı karşılaşmayı 3-2 kaybettik. Bu bizim lige dörtte sıfır yaparak başlamamıza neden oldu. Çünkü genç bir oyuncu grubuyla mücadele ettiğimiz için ister istemez bir özgüven kaybı yaşadık. İlk dört haftada şampiyonluk hedefi olan takımlarla karşılaşmamız da bir anlamda şanssızlık oldu. Kafadan dört maç yenildikten sonra birçok takım normalde lige havlu atar ama biz yenilgiyi de bir eğitim olarak gördük. Aynı mücadelemizi sürdürdük. Beşinci maçımızı 3-1 kazanarak lige geri döndük. Sonraki maçlarda ligi dengeleyip orta sıralarda yer edindik. Son dört maçımızı da kazanarak ligi istediğimiz şekilde tamamladık.

Çabuk başarı hırsı amatörü bitirdi

Grubumuzda 250-300 bin lira bütçesi olan takımlar vardı. Bu paralar birinci amatör küme için çok büyük rakamlar. Eskiden birinci amatörde bir krampon, bir de forman varsa yeterli olurdu. Şimdi çok afaki tablolar ortaya çıkmaya başladı. Kulüpler bir an önce başarıyı yakalamak için işi paraya döküyor. Fazla para harcayarak kısa süre içerisinde başarı elde etmek kulüplerin ilk başvurduğu yöntem. Bu da günümüzde amatörü tamamen bitirdi. Amatörde hazır oyuncu dönemini yaşıyoruz artık. Her sene grubumuzda bu tarz takımlar oluyor. İlçelerin bütün oyuncuları Konyalı. Konya’da yaşıyorlar, antrenmanlarını Konya’da yapıyorlar. On altı maçın sekizi deplasman zaten. Takımın iki haftada ilçeye gidip sekiz iç saha maçını oynaması dışında orayla hiçbir alakası yok. Amatör futbol bana göre bu değil. İlçe takımlarının birçoğu bu şekilde.

Amatör ruhla çalışıyoruz

Kısa vadede başarı hırsı takımları hazır oyuncuya yöneltiyor. Oyuncu yetiştirerek 5-10 senede kat edebilecekleri yolu hazır oyuncu transferleriyle kurulan takımlarla birkaç yılda kat etmeyi istiyorlar. Bu profesyonel bir zihniyet ve amatör futbolu her geçen gün zehirliyor. Profesyonel takımlarda bile böyle olmuyor. Amatör takımlarda oynayan oyuncular profesyonel takımların altyapılarında yetişiyor desek yanlış olmaz. Artık amatör takımların çok büyük bir bölümü oyuncu yetiştirmeyle ilgilenmiyor. Kendimize dönüp baktığımızda bu işi aslına uygun olarak yaptığımızı düşünüyorum. Başarı hırsı illaki olacak ama biz buna bir parametre daha ekleyip elimizdeki imkanları maksimum seviyede verimli hale getirerek yol almaya çalışıyoruz.

Hedefimiz bütün yaş grupları

Biz daha çok altyapı çalışmalarına ağırlık veriyoruz. Şu an alt yapı takımımıza rekor seviyede bir ilgi var. Şimdilik altyapı olarak U-19 takımımız var. Gönlümüz bütün yaş gruplarında liglere katılım sağlamak. Bunun için çalışmalarımız var. Gelecek sene U-17 takımı kurmayı hedefliyoruz. Şu anda U-19 takımımızda lisanslı 25 oyuncumuz var. Maçlar ertelenmeden önce hafta üç antrenmanla maçlara hazırlanıyorduk. Bizim en çok üzerinde durduğumuz husus kesinlikle alt yapıların devamlılığı. Gerçekten şu anda gurur tablosuna dönüşen bir genç takımımız var. Oyuncularımız antrenmanlara ve maçlara çok yüksek katılım gösteriyor. Altı yıldır bu sahalarda mücadelemizi veriyoruz. İlk zamanlar gerek imkan, gerek katılım yönünden büyük sıkıntılar yaşadık. A takımda 6-7 kişiyle antrenman yaptığımız dönemler oldu. Bir inancımız vardı ve umutsuzluğa düşmeden yolumuza devam ettik. Belki bizlerin yerinde başka kişiler olsaydı çoktan takımı kapatmayı tercih edebilirlerdi. Sezonu iki galibiyetle kapattığımız yıllar da oldu ancak azim ve kararlılıkla bugünlere ulaştık. Daha önümüzde kat etmemiz gereken de çok uzun bir yol var.

Belli bir cazibe kazandık

Alttan yetişip gelen bir jenerasyonumuz var. Eskiden ayrılanın yerine yedek kaleciyi oynatıyorduk. Artık gidenin yerine aşağıdan oyuncu yetişiyor. Baktığımız noktada antrenmanı, maç öncesi, maç sonrası bir kulüp kültürümüz oluşmaya başladı. İlçemizin gençleri için cazibe taşıyan bir kulüp haline geldik. Altyapıya katılım oranını bunun meyveleri olarak değerlendirebiliriz. Konya camiasında da belli bir sempati kazandık. Bu sene grubumuzdaki takımlara ve üst ligle, Serkan Karaarslan, Osman Diril, Eren Ulukavak, Samet Yetgin olmak üzere transferle dört oyuncu gönderdik. Gerçekten çok büyük emekler verdik. Bugünlere tırnaklarımızla kazıyarak geldik desek sanırım çok fazla abartmış olmayız. Kulübümüzün yıllık maliyeti 40-50 bin lira arasında. Günümüz futbol anlayışında bir kulübü böyle bir parayla yönetmek gerçekten kolay değil.

Hayallere imkan sağlıyoruz

İlçemizdeki gençlerin futbol oynama hayali varsa o hayale imkan sağlıyoruz. Geçlerimizin yoluna ışık olup onlara yol gösteriyoruz. Sorumluluklarımızın farkındayız. Gençlerde bunun farkında. Bizi esas mutlu eden bu. Buraya geldikleri zaman bir aile takımında olduklarının farkındalar. Oynadığımız futbolun yanında dostluklara da çok önem verdik. Her zaman oyuncularımıza dost edinin telkininde bulunduk. Bugüne kadar hiçbir rakibimizle sorun yaşamadık. Bu yüzden camianın sevilen bir takımı olduk. Bunu rakiplerimiz ifade ediyor. Kurulduğumuz günden beri hiçbir lobinin içinde olmadık. Sahanın dışına hiçbir zaman çıkmadık. Temiz, dürüst ve ahlaklı futbol düsturuyla sahamıza çıkıp oyunumuzu oynadık.

Eğitimci hassasiyeti gösteriyoruz

Gelecek sezon için planlamalarımız rakiplerimize göre daha bilinebilir. Aynı kadromuzla alttan yetişen yeni oyuncularımızın takviyesiyle önümüzdeki sezon da prensiplerimizden sapmadan mücadelemizi sürdürüp takımımız daha üst noktalara taşımanın gayreti içinde olacağız. Transfer endeksli olan rakiplerimizin seneye durumunun ne olacağı ise belli değil. Belki çok güçlü takımlar kuracaklar belki de lige katılmayacaklar. Ama biz yakaladığımız istikrarla yine aynı yerde olacağız. Bugüne kadar hep eğitimci hassasiyetiyle çalıştık. Bu çocuk olmaz deyip hiçbir çocuğunuzu dışlamadık. Oyuncunun gayret gösterdiği kadar bizde gelişimi için çaba harcadık. Altı yıl içerisinde birçok oyuncu gelip gitti ama hiçbir oyuncumuzla kırgın ayrılmadık.

Yükün büyüğü başkanımızda

Başta babam Gültekin Karlı olmak üzere bugüne kadar görev yapan ve bu kulübün bugünlere ulaşmasını sağlayan başkanlarımıza ve yöneticilerimize sonsuz teşekkür ediyorum. Son kişi kalana kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Özellikle son yıllarda Kulüp Başkanımız Mustafa Atçeken’in ve yöneticilerimizin vermiş olduğu destek ve gayretler, bu mücadelede işimizi daha çok kolaylaştırıyor. Çünkü sahanın dışıyla onlar uğraşıyor ve dışı içinden daha zor. Bu yüzden sahanın içine rahatça konsantre olabiliyoruz. Yükün büyüğü başkanımız ve yöneticilerimizde. İnşallah takımımızı kendi gençlerimizle birlikte daha güzel yarınlara taşıyabilmek için çalışmaya devam edeceğiz.