Bir hikaye anlatılırdı.

‘Koçun kafası kesildikten sonra testi kırılır’ diye.

Duymayanlar için kısaca anlatayım.

Bir köyde akıllı biri varmış. Herkes her işini ona danışarak yaparmış.

Bir gün adamın birisinin koçu kafasını testiye geçirmiş. Biraz uğraş verdikten sonra akıllı adama gidip durumu anlatmışlar, sonra da  “Ne yapacağız” diye sormuşlar. Akıllı bakmış koçun kafası testiden çıkmıyor önce koçun kafasını kesin demiş. Sonra kafa yine çıkmayınca testiyi kırdırmış.

Aslında bu hikaye bizi anlatır.

Millet olarak bir çok işimizde veya bir çok alanda biraz ihmalkarız.

Tabir yerinde ise koçun kafasının testiye gireceğini hesap etmeyiz. Ya da ‘olur mu canım’ diyerek görmezden geliriz.

İşte yaşadıklarımız. Deprem olur binaların çürük olduğu ortaya çıkar.

Sel gelir.

Dere yataklarına bina yapılmış denir.

Sorumluluk sahibi (Zamanın akıllısı) insanlar da testi kırılıp kafa bedenden gitti hikayesinde olduğu gibi iş işten geçtikten sonra, alınması gereken tedbirleri sıralamaya başlar.

Diyorum ki;

Önce belediyeler. İşletmesini yaptıkları veya envanterinde bulunan binalarının tamamını elden geçirseler.

Örneğin Otogarlar. Günlük 24 saat insan kaynıyor.

Postane, Gar, Havaalanı, Hastaneler, Vergi Daireleri gibi insanların yoğun olduğu kamu binalarında da, depreme dayanıklılık denetimleri hayata geçirilse.

Belediyeler binaların güçlendirilmesi konusunda vatandaşa teknik destek verse. Tüm il, ilçe ve mahallelerdeki çürük binalar öncelik tespitine göre elden geçirilse.

Küçük işletmelerin kolon kesmelerine izin verilmeyecek denetimler yapılsa

Belki de çok az dokunuşlarla birçok bina sağlamlaştırılacaktır. En son İzmir de yaşanan ve hepimizin yüreğini yakan deprem aklımızı başımıza getirsin istiyoruz.

Çünkü bu günlerde uzmanların uyarıları var.

Ne diyorlar.

“Depremde bir fay kırılınca enerjisinin bir kısmını boşaltır. Enerjisini başka bir bölgeye gönderir. Özellikle halk ölçeğinde değil, yerel yönetimlerin risk altına girmiş bu alandaki hazırlık çalışması bir an önce yapılmalı.”

Bize dikkatli olun diyorlar.

Buradan uzmanların uyarılarını paylaşmaya çalışıyoruz.

Şunları yapın demek haddimiz değil.

Hatta hep birlikte tüm şehirler olarak seferberlik başlatabiliriz.

Haydi hayırlısı.