ARABİSTAN ÜSTÜNE NURLU IŞIĞINI SAÇIYOR

Mekke fethinde,Huneyn'de toplanan şirk ordusuna,

Müslümanlardan  müthiş  bir  darbe  indi  başlarına.

İslâm'a karşı, arapların durumuda değişmiş,

Yaptıkları putlar kırılınca, gerçekler bilinmiş.

Zaman geçmiş,kırılan putlardan bir afet çıkmamış,

Bunların boş ve mevhum şeyler olduğuna inanmış.

Müslüman olunca,İslâm'a karşı koyan müşrikler,

Onlara  bağlı  bulunanlara, heyet  göndermişler.

İslâm'a  girmek için, haber  gönderdiler  Rasül'e,

Yalvarmaya başladı gelen heyetler,Peygamber'e.

Mekke'nin fethine kadar, az az gelen bu kimseler,

Sık sık gelmeye başlamış, fetihten sonra heyetler.

Karanlığı bozan bu güneş,ruhu aydınlatıyor,

Arabistan  üstüne  nurlu ışığını  saçıyor.

Bir taraftan heyetler gelirken,Rasül-i Ekrem'e,

O da'vet mektubu gönderir, kabile  reislerine.

Etraftaki emirliklere elçiler gönderiyor,

Onların İslâm'a girmelerini teklif ediyor.

Hicâz' da  bütün  kabileler, İslâm'ı  kabul  etmiş,

Yemen,Umman ve Bahreyn halkı islâmiyete girmiş.

Buralarda çeşitli dine mensup insanlar vardı,

Bunlar yahudi,mecusi,zerdüşt ve hıristiyandı.

Ehl-i kitaptan olup, İslâm'ı kabul etmiyenden,

Cizye  vermeleri istendi, onların her birinden.

Ancak şirk ortadan kalkacaktı, ona izin yoktu,

Bu ruhsat ancak, ehli kitap olanlara mahsustu.

Memurlar gidiyordu,etraftaki bütün yerlere,

Zekât topluyorlardı, dağıtmak için fakirlere.

İslâmiyet sür'atle, intişâr edip yayılıyor,

Yayılıp gittikçe İslâm, din de kemâle eriyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi